Siber Güvenlik Risk Değerlendirmesi Nedir?

Siber güvenlik risk değerlendirmesi, bir kuruluşun bilgi varlıklarının ve bu varlıkların maruz kalabileceği tehditlerin belirlenmesi sürecidir. Bu süreç, potansiyel güvenlik açıklarını, tehditlerin olasılığını ve bu tehditlerin gerçekleşmesi durumunda oluşabilecek zararları değerlendirir. Amaç, riskleri minimize etmek ve işletmenin güvenlik duruşunu güçlendirmektir.
Kuruluşların KVKK/GDPR, ISO 27001, CIS, COBIT, NIST olmak üzere pek çok en iyi uygulama çerçevesi, standart ve yasayı baz alarak risk değerlendirmelerinin yapılmasını gerekmektedir. Örneğin; uluslararası standart ISO/IEC 27001:2013 (ISO 27001), en iyi uygulamalı bir BGYS (bilgi güvenliği yönetim sistemi) için teknik özellikleri sunar. İnsanları, süreçleri ve teknolojiyi ele alan bilgi güvenliği risk yönetimine yönelik risk tabanlı bir yaklaşım sağlar. Standardın 6.1.2 maddesi, bilgi güvenliği risk değerlendirme sürecinin gerekliliklerini ortaya koymaktadır.
Neden Siber Güvenlik Risk Değerlendirmesi Yapılmalı?
- Tehditleri Tanımlama: İşletmenizin karşı karşıya olduğu tehditlerin belirlenmesi, proaktif önlemler almanızı sağlar.
- Güvenlik Açıklarını Giderme: Mevcut güvenlik açıklarını belirleyip düzeltmek, potansiyel saldırıları önlemenize yardımcı olur.
- Uyumluluk: Birçok sektörde, düzenleyici uyumluluk gerekliliklerini karşılamak için düzenli risk değerlendirmeleri yapmak zorunludur.
- Maliyetleri Azaltma: Güvenlik ihlallerinin neden olacağı finansal zararları önlemek için erken önlem almak maliyet etkin bir çözümdür.
Siber Güvenlik Risk Değerlendirmesi Nasıl Yapılır?
- Bilgi Varlıklarının Belirlenmesi: İlk adım, korunması gereken tüm bilgi varlıklarının tanımlanmasıdır. Bu varlıklar, veritabanları, sunucular, uygulamalar ve kullanıcı cihazları gibi unsurları kapsar.
- Tehditlerin Belirlenmesi: İkinci adım, bilgi varlıklarına yönelik potansiyel tehditlerin belirlenmesidir. Tehditler, kötü amaçlı yazılımlar, veri hırsızlığı, iç tehditler ve doğal afetler gibi çeşitli kaynaklardan gelebilir.
- Güvenlik Açıklarının Tespiti: Üçüncü adım, varlıkların hangi güvenlik açıklarına sahip olduğunu belirlemektir. Bu açıklar, yazılım hataları, zayıf parola politikaları ve yetersiz erişim kontrolleri gibi unsurları içerebilir.
- Risklerin Değerlendirilmesi: Dördüncü adımda, belirlenen tehditlerin ve açıkların her birinin işletme üzerindeki potansiyel etkisi değerlendirilir. Bu aşamada, risklerin olasılığı ve bu risklerin gerçekleşmesi durumunda meydana gelebilecek zararlar analiz edilir.
- Risk Önceliklendirmesi: Beşinci adım, risklerin işletme üzerindeki potansiyel etkisine göre önceliklendirilmesidir. En yüksek riskler, en önce ele alınmalıdır.
- Risk Azaltma Stratejilerinin Geliştirilmesi: Altıncı adımda, belirlenen riskleri azaltmak için stratejiler geliştirilir ve uygulanır. Bu stratejiler, teknik çözümler, politika değişiklikleri ve personel eğitimi gibi çeşitli önlemleri içerebilir.
- Sürekli İzleme ve Gözden Geçirme: Son adımda, risk yönetimi sürecinin etkinliği sürekli olarak izlenir ve gerektiğinde güncellenir. Bu, işletmenizin güvenlik durumunun sürekli olarak iyileştirilmesini sağlar.